Can Holding operasyonuyla başlayan süreç, Turgay Ciner'e uzanan bir soruşturmaya dönüştü. Peki, bu operasyonu kim sızdırdı ve borsada neler yaşandı? İşte detaylar...

Ciner ve Can Holding Arasındaki 'Kara' Alışveriş

İş dünyasında "para almadan satış yapmaz" sözüyle bilinen Turgay Ciner'in, Can Holding ile yaptığı alışverişin perde arkası aralanıyor. İddialara göre, kaçakçılıktan elde edilen kara parayla yapılan bu alışveriş, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın radarına takıldı. Başsavcılık, Can Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Can'ın tutuklanmasının ardından Turgay Ciner hakkında da tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkardı.

Savcılık açıklamasında, Can Holding A.Ş.'nin 22 Aralık 2024 tarihli Pay Alım-Satım Sözleşmesi ile Turgay Ciner'in sahibi olduğu medya kuruluşlarını satın aldığı belirtildi. Bu satın alma ve devir işlemlerinde, örgüt faaliyeti kapsamında suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklamaya yönelik kuvvetli şüpheler olduğu öne sürüldü.

10 yıldır Londra'da yaşayan ve mal varlığını İngiltere'ye kaydırdığı iddia edilen Ciner'e henüz ulaşılamadı. Oğlu ve yöneticileri gözaltına alınırken, Park Holding ve bağlı şirketlere Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Başkanlığı yönetim kayyumu olarak atandı.

Operasyon Öncesi Borsa'da Neler Oldu?

Hafta sonu yaşanan operasyon öncesinde, Ciner'in kontrolündeki Park Elektrik Üretim Madencilik Sanayi ve Ticaret A.Ş. (PRKME) hisselerinde olağan dışı hareketler gözlemlendi. Piyasa değeri 80 milyon dolar seviyesinde bulunan ve halka açıklık oranı yüzde 32 olan Park Elektrik hisselerindeki bu hareketlilik dikkat çekti.

Normalde ortalama günlük işlem hacmi 1.3 milyon adetlerle sınırlı olan hissede, cuma günü 16 milyon 760 bin lot işlem yapıldı. Hacim ise 448 milyon TL'ye ulaştı. Cuma günü satış yapanlardan biri de BofA oldu ve 1 milyon lot satış yaptı. İşlem hacminin yüzde 20'sini gerçekleştirdi.

Cuma sabahı güne 26.46 TL'den başlayan Park Elektrik hisseleri 29.10 TL'yi görmüş, kapanışta ise 25.32 TL'ye gerilemişti. Gün içerisinde yüzde 9.9 yükselip daha sonra yüzde 13 düşmüştü.

• Bu veriler, birilerinin operasyonu önceden öğrendiğini ve borsada yüksekten malı satıp ucuzdan topladığını gösteriyor olabilir.
• Bu durumun Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından incelenmesi gerekiyor.

SPK'nın Rolü ve Beklentiler

Savcılık operasyonlarını önceden haber alıp borsada operasyon yapanların kimler olduğu merak konusu. SPK'nın bu konuda hızlı ve etkili bir şekilde harekete geçmesi bekleniyor. Daha önce de defalarca dile getirildiği gibi, SPK'nın borsadaki manipülasyonlar konusunda daha hızlı hareket etmesi gerektiği vurgulanıyor.

Hatta SPK Kanunu'nda bir değişiklik yapılıp, borsada piyasa bozucu durumlarla ilgili Cumhuriyet Başsavcılıkları'na resen soruşturma yetkisi tanınması gerektiği de savunuluyor.

Ciner'e yönelik operasyonun yankıları sürerken, borsada yaşanan şüpheli işlemlerin aydınlatılması ve sorumluların ortaya çıkarılması bekleniyor. SPK'nın bu süreçteki rolü, piyasaların güvenilirliği açısından büyük önem taşıyor.