Türkiye bankacılık sektöründe flaş gelişme! Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından yapılan açıklamaya göre, Türkiye'nin bankacılık mevzuatı, Basel Bankacılık Denetim Komitesi'nin değerlendirmesinde tam uyumlu bulundu. Bu durum, Türkiye'nin finansal istikrarı ve uluslararası standartlara uyumu açısından önemli bir başarı olarak değerlendiriliyor. Peki, bu uyum ne anlama geliyor ve Türkiye ekonomisine etkileri neler olacak?
## Basel Standartları Nedir? Neden Önemli?
Basel Bankacılık Denetim Komitesi, 1974 yılında G10 ülkelerinin katılımıyla kurulmuş bir platformdur. Amacı, üye ülkelerin bankacılık alanındaki bilgi ve birikimlerini paylaşmalarını sağlamak ve farklı ülkelerdeki bankacılık düzenlemelerini uyumlu hale getirmektir. Bu kapsamda, Basel I, Basel II ve Basel III gibi uluslararası standartlar yayımlamıştır. Bu standartlar, bankaların sermaye yeterliliği, risk yönetimi ve likidite gibi konularda belirli kriterlere uymasını öngörür.
**Basel standartlarına uyumun önemi şu şekilde sıralanabilir:**
* Finansal istikrarın sağlanması
* Uluslararası piyasalarda güvenin artması
* Bankacılık sektörünün daha sağlam ve dayanıklı hale gelmesi
* Krizlere karşı direncin artması
* Uluslararası yatırımcıların ilgisini çekmesi
## Türkiye'nin Basel Uyum Süreci ve Sonuçları
Türkiye, 25 Mayıs 2009 tarihinde Basel Bankacılık Denetim Komitesi'ne üye olmuştur. Bu üyelik, Türkiye'nin komite tarafından yayımlanan standartlara uyum sağlamasını ve Finansal İstikrar Kurulu (FSB) üyeliği de Basel Standartları'na uyum sağlanmasını gerektirmektedir. BDDK, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun 88'inci maddesi çerçevesinde, Türkiye'nin bankacılık sektörünün tabi olduğu düzenleyici çerçevenin uluslararası standartlar ve düzenlemelere uyumluluğunu sağlamayı temel amaçlarından biri olarak belirlemiştir.
BDDK'nın açıklamasına göre, Türkiye, 2015-2016 yıllarında sermaye yeterliliği düzenlemeleri ve likidite düzenlemelerine ilişkin gerçekleştirilen denetimde Basel standartlarına tam uyumlu bulunmuş ve tüm standartlara tam uyumlu bulunan az sayıda G-20 ülkesinden biri olmayı başarmıştır. En son olarak, büyük kredi sınırları (LEX) ve net istikrarlı fonlama oranına (NSFR) ilişkin düzenlemelerin 2023 ve 2024 yıllarında yürürlüğe girmesiyle birlikte, Türkiye'nin bankacılık mevzuatı bir kez daha değerlendirilmiş ve uluslararası Basel standartlarına tam uyumlu bulunmuştur. BDDK bu durumu şu sözlerle ifade etti:
> "RCAP süreci sonunda ülkemiz bankacılık mevzuatı uluslararası Basel standartlarına tam uyumlu bulunmuştur. Bu sonuçlar bankacılık sektörümüze ilişkin ulusal ve uluslararası piyasa katılımcıları nezdinde sağlanan güvenin ne derece haklı olduğunu bir kez daha teyit etmiştir."
Bu sonuçlar, Türkiye bankacılık sektörünün sağlamlığına ve uluslararası standartlara uyumuna olan güveni pekiştirmektedir. BDDK, bankacılık kanununda kurumuna verilen görev ve sorumluluklar çerçevesinde uluslararası standartlara tam uyumlu, güçlü bir düzenleme ve denetim çerçevesini idame ettirmeye dönük çalışmalarına aynı titizlikle devam edeceğini belirtmiştir.
Türkiye'nin bankacılık mevzuatının Basel standartlarına tam uyumlu bulunması, ülkenin finansal istikrarı ve uluslararası piyasalardaki güvenilirliği açısından önemli bir göstergedir. Bu uyum, Türkiye'nin yatırım ortamını iyileştirecek, uluslararası yatırımcıların ilgisini çekecek ve ekonomik büyümeye katkı sağlayacaktır. Ayrıca, Türk bankacılık sektörünün krizlere karşı direncini artıracak ve daha sağlam bir yapıya kavuşmasını sağlayacaktır. Bu başarı, BDDK'nın titiz çalışmaları ve uluslararası standartlara uyum konusundaki kararlılığı sayesinde elde edilmiştir ve Türkiye'nin finansal geleceği için umut verici bir gelişmedir.
