DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Batman'da yaşanan ve büyük tepki çeken bir olaya sert bir şekilde tepki gösterdi. Tutuklu bulunan Mehmet Emin Çam'ın cezaevinde kalp krizi geçirmesi sonucu hastaneye kaldırılması ve burada tetkiklerinin dahi kelepçeli bir şekilde yapılması Bakırhan'ı adeta isyan ettirdi. Bu durum, insan hakları ihlali olarak değerlendirilirken, vicdanları derinden yaraladı.

Kelepçeli Tedaviye Sert Tepki

Bakırhan, yaşanan bu olayın kabul edilemez olduğunu vurgulayarak, "Bir insanın sağlık hakkı bu kadar mı ayaklar altına alınır? Kelepçeli tedavi, işkence değil midir?" şeklinde konuştu. Bu tür uygulamaların insan onuruna aykırı olduğunu ve derhal son verilmesi gerektiğini belirtti. Bakırhan, yetkilileri göreve çağırarak, sorumluların cezalandırılmasını talep etti.

Konuyla ilgili olarak Bakırhan şunları söyledi: "Bir insan hasta yatağında, canıyla uğraşırken dahi kelepçeleniyorsa, burada büyük bir sorun var demektir. Bu, sadece o kişiye değil, tüm insanlığa yapılan bir saygısızlıktır. Biz bu zulme asla sessiz kalmayacağız."

İnsan Hakları Savunucularından Destek

Olayın duyulmasının ardından birçok insan hakları savunucusu da duruma tepki gösterdi. Kelepçeli tedavinin uluslararası hukukta da yasak olduğunu hatırlatan savunucular, bu tür uygulamaların cezaevlerinde sistematik bir şekilde devam ettiğini iddia ettiler. Bu durumun düzeltilmesi için yetkililere çağrıda bulundular.

Türkiye'de cezaevlerindeki koşullar uzun zamandır tartışma konusu olmaya devam ediyor. Özellikle hasta tutukluların durumu, insan hakları örgütlerinin ve kamuoyunun dikkatini çekiyor. Bu tür olayların yaşanmaması için cezaevi koşullarının iyileştirilmesi ve insan haklarına saygı gösterilmesi büyük önem taşıyor.

Batman'da Gergin Bekleyiş

Olayın yaşandığı Batman'da ise gergin bir bekleyiş hakim. Mehmet Emin Çam'ın sağlık durumuyla ilgili endişeli bekleyiş sürerken, yetkililerden konuyla ilgili açıklama yapılması bekleniyor. Çam'ın ailesi ve yakınları, bir an önce serbest bırakılmasını ve tedavisinin sağlıklı bir ortamda yapılmasını talep ediyor.

Bu vahim olay, Türkiye'deki cezaevi koşullarının ve insan hakları uygulamalarının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Yetkililerin bu tür olaylara karşı daha duyarlı olması ve gerekli önlemleri alması, insan haklarına saygının bir gereği olarak öne çıkıyor. Unutulmamalıdır ki, her bireyin temel hakları vardır ve bu haklar, nerede olursa olsun korunmalıdır.