Türkiye, Yenidoğan Çetesi olarak bilinen ve yeni doğan bebekleri anlaşmalı hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan, hatta bebekleri ölüme terk eden bir yapıyla sarsıldı. Bu çetenin faaliyetleri ve soruşturma süreci, kamuoyunda büyük bir infiale yol açtı. Savcı Yavuz Engin'in yürüttüğü soruşturma ise yeni bir boyut kazandı. Savcı Engin, çete üyelerinin sadece haksız kazanç sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda silahlı bir örgüt gibi hareket ettiğini iddia etti.

Yenidoğan Çetesi Nasıl Çalışıyordu?

İddialara göre, Yenidoğan Çetesi, Sosyal Güvenlik Kurumu'ndan (SGK) günlük 8 bin lira alabilmek için yeni doğan bebekleri yoğun bakım ünitelerinde tutuyordu. Bu süreçte, bazı bebeklerin gerekli tıbbi bakımı almadığı ve hatta ölüme terk edildiği öne sürülüyor. Çetenin, anlaşmalı hastanelerle işbirliği yaparak bu suçu işlediği belirtiliyor. Bu durum, hem etik hem de yasal açıdan büyük bir skandal olarak değerlendiriliyor.

• SGK'dan haksız kazanç elde etmek
• Anlaşmalı hastanelerle işbirliği yapmak
• Bebekleri yoğun bakımda tutmak
• Gerekli tıbbi bakımı sağlamamak

Savcıya Tehdit İddiaları

Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin, soruşturma sürecinde tehditler aldığını belirtti. Bu tehditler üzerine başlatılan soruşturma sonucunda, 14 kişi hakkında yasal işlem yapıldı. Savcı Engin'e yönelik tehditlerin, çetenin ne kadar organize ve tehlikeli olduğunu gözler önüne serdiği ifade ediliyor. Bu durum, soruşturmanın seyrini değiştirirken, kamuoyunun da dikkatini daha da çekiyor.

"Silahlı Hafiyelik Örgütü" İddiası

Savcı Yavuz Engin, hazırladığı fezlekede Yenidoğan Çetesi'nin sadece bir suç örgütü olmadığını, aynı zamanda silahlı bir hafiyelik örgütü gibi hareket ettiğini belirtti. Bu iddia, çetenin faaliyetlerinin boyutunu daha da genişletiyor. Savcının bu tespiti, çetenin sadece maddi çıkar sağlamakla kalmayıp, aynı zamanda soruşturmayı engellemek ve delilleri karartmak için de çeşitli yöntemlere başvurduğunu gösteriyor.

Yenidoğan Çetesi soruşturması, Türkiye'deki sağlık sistemindeki bazı karanlık noktaları gün yüzüne çıkardı. Bebeklerin hayatı üzerinden haksız kazanç elde eden ve hatta onları ölüme terk eden bu çetenin faaliyetleri, toplumda derin bir infial yarattı. Savcı Yavuz Engin'in yürüttüğü soruşturma ve ortaya attığı "silahlı hafiyelik örgütü" iddiası, olayın vahametini daha da artırıyor. Bu soruşturmanın sonucunda, suçluların en ağır şekilde cezalandırılması ve benzer olayların yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınması bekleniyor.