Gazeteci Oflaz'a Şok Dava! Yargıtay Kararını Haber Yapmak Suç Mu?
Gündem

Gazeteci Oflaz'a Şok Dava! Yargıtay Kararını Haber Yapmak Suç Mu?


07 June 20255 dk okuma1 görüntülenmeSon güncelleme: 07 June 2025

Gazeteci Mehmet Oflaz, dikkat çeken bir davayla karşı karşıya. "TMO'dan 7 bin 500 ton hububat çalınmıştı: Yargıtay'dan Konya Valisi Vahdettin Özkan hakkında karar" başlıklı haberi nedeniyle, şu an Manisa Valiliği görevinde bulunan Vahdettin Özkan’ın şikayeti üzerine Oflaz hakkında "soruşturmanın gizliliğini ihlal (TCK 285)" suçlamasıyla dava açıldı. Bu durum, basın özgürlüğü ve gazetecilik faaliyetleri açısından önemli bir tartışmayı beraberinde getirdi.

Davanın Arka Planı ve Gelişimi

ANKA Haber Ajansı Muhabiri olan Mehmet Oflaz, söz konusu haberi Cumhuriyet’te çalıştığı dönemde, 22 Ocak 2024 tarihinde kaleme almıştı. Haberde, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, Vahdettin Özkan hakkındaki suç duyurusunu işleme koymadığı bilgisi yer alıyordu. Manisa Valisi Vahdettin Özkan'ın şikayeti üzerine Konya Cumhuriyet Başsavcılığı, gazeteci Oflaz hakkında "gizliliğin ihlali" suçlamasıyla iddianame hazırladı ve Oflaz’ın bir yıldan üç yıla kadar hapsi istendi. İlk duruşma 1 Aralık'ta Konya Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek.

Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına göre, soruşturmanın gizliliğini suç sayan TCK’nin 285. Maddesinin altıncı fıkrası, “Soruşturma ve kovuşturma işlemlerinin haber verme sınırları aşılmaksızın haber konusu yapılması suç oluşturmaz” hükmünü içeriyor. Bu madde, gazetecilerin kamu yararını gözeterek yaptıkları haberlerin korunması gerektiğini vurguluyor.

Gazetecilik Örgütlerinden Tepki

Gazeteci Mehmet Oflaz hakkında açılan dava, meslek örgütlerinin sert tepkisine yol açtı. Çağdaş Gazeteciler Derneği Ankara Şubesi, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

  • “Meslektaşımıza, haberine konu olan Yargıtay kararına ilişkin 'kaynağını belirtmeden ulaşarak' denilerek 'gizliliğin ihlali' suçu yöneltilmiştir."
  • "Hatırlatıyoruz gazeteciler, bilgi ve belge dahil her türlü haber kaynaklarını açıklamaya ve bu konuda tanıklık yapmaya zorlanamaz."
  • "Halkın genel çıkarları için haber yapan gazetecilere dava açılması ise kabul edilemezdir. Bu hukuksuzluğun karşısındayız."
  • "Gazeteciliğin suç olmadığının altını bir kez daha çiziyoruz. Mesleğimize yönelik saldırılara karşı durmaya devam edeceğiz."

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Ankara Şubesi de benzer bir açıklama yaparak, "Yargıtay kararını haberleştirmek, 'gizliliğin ihlali' değil gazeteciliktir. Haberden suç, gazeteciden suçlu çıkaramayacaksınız. Bu hukuksuz ve anlamsız baskının karşısında, üyemiz Mehmet Oflaz'ın yanındayız" dedi.

Basın Özgürlüğü ve Kamu Yararı

Bu dava, Türkiye'de basın özgürlüğü ve gazetecilik faaliyetlerinin sınırları konusunda önemli bir soru işareti yaratıyor. Gazetecilerin kamuoyunu bilgilendirme görevi, soruşturmaların gizliliği gibi hassas konularla nasıl dengelenmeli? Bu sorunun cevabı, demokrasinin sağlıklı işlemesi ve halkın doğru bilgilendirilmesi açısından büyük önem taşıyor. Gazetecilerin haber kaynaklarını koruma hakkı, bilgiye erişim özgürlüğü ve kamu yararını gözetme sorumluluğu, bu tür davalarda dikkatle değerlendirilmesi gereken temel unsurlar arasında yer alıyor.

Mehmet Oflaz'a açılan bu dava, gazetecilik mesleğinin karşı karşıya kaldığı zorlukları ve basın özgürlüğünün önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Dava sürecinin nasıl ilerleyeceği ve yargının nasıl bir karar vereceği, Türkiye'deki basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğü açısından belirleyici olacak.