Gazze'ye Erişim Engeli Kalksın! Dünyadan İsrail'e Basın Özgürlüğü Çağrısı
Gündem

Gazze'ye Erişim Engeli Kalksın! Dünyadan İsrail'e Basın Özgürlüğü Çağrısı


10 June 20255 dk okuma8 görüntülenmeSon güncelleme: 14 June 2025

Dünya genelinden 160'tan fazla basın kuruluşu ve gazeteci, aralarında bianet'in de bulunduğu bir inisiyatifle İsrail'e seslenerek Gazze'ye uygulanan medya ablukasının kaldırılmasını ve gazetecilerin güvenliğinin sağlanmasını talep etti. Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) ve Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) öncülüğünde yapılan bu çağrı, bölgedeki basın özgürlüğüne yönelik ciddi endişeleri gündeme getiriyor. Peki, bu çağrının ardında yatan sebepler neler ve uluslararası toplum bu konuda ne gibi adımlar atabilir?

Gazze'de Basın Özgürlüğü Neden Tehlikede?

İsrail'in Gazze'ye uyguladığı medya ablukası, bölgedeki gazetecilerin haber yapma özgürlüğünü ciddi şekilde kısıtlıyor. Son 20 aydır, İsrail yetkilileri Gazze dışından gazetecilerin bölgeye erişimine izin vermiyor. Bu durum, modern savaş tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir durum olarak değerlendiriliyor. Yerel gazeteciler ise yerinden edilme ve açlık gibi ciddi tehlikelerle karşı karşıya kalırken, bugüne kadar yaklaşık 200 gazeteci İsrail ordusu tarafından öldürüldü.

  • Gazetecilerin haber yapma özgürlüğünün kısıtlanması
  • Gazze'ye erişim yasağı
  • Gazetecilere yönelik şiddet ve tehditler

Bu durum, sadece gazetecilerin değil, aynı zamanda kamuoyunun da doğru bilgiye erişimini engelliyor. Gazze'de yaşananların dünya kamuoyuna aktarılmasında büyük bir engel teşkil ediyor.

Uluslararası Toplum Ne Yapmalı?

Basın kuruluşları ve gazeteciler, uluslararası toplumu bu konuda acil harekete geçmeye çağırıyor. İsrail'in uluslararası gazetecilerin özgürce haber yapabilmeleri için Gazze sınırlarını açması ve gazetecileri siviller olarak korumaya yönelik uluslararası yükümlülüklerine uyması gerektiği vurgulanıyor. Ayrıca, dünya liderleri, hükümetler ve uluslararası kurumlar nezdinde girişimlerde bulunulması talep ediliyor.

RSF Genel Direktörü Thibaut Bruttin, Gazze'deki medya ablukasının ve gazetecilerin sistematik olarak öldürülmesinin, bölgedeki yıkımın ve sessizliğin önünü açtığını belirtiyor. Bruttin, bu durumun hakikatin bastırılmasına ve Filistin basınının izole edilmesine yönelik sistematik bir girişim olduğunu vurgulayarak, uluslararası toplumun sessizliğine son verilmesi gerektiğini ifade ediyor.

Gazetecilere Yönelik Saldırılar Savaş Suçu mu?

RSF, İsrail ordusunun gazetecilere yönelik saldırılarının savaş suçu kapsamına girdiğini belirterek, Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne (UCM) başvuruda bulunduklarını ve soruşturma çağrısı yaptıklarını hatırlatıyor. Bu durum, gazetecilere yönelik şiddetin uluslararası hukuk nezdinde de takip edildiğini gösteriyor.

CPJ CEO'su Jodie Ginsberg ise gazetecilerin öldürüldüğü ve uluslararası basının bölgeye alınmadığı bir ortamda dünyanın olup biteni anlamasının mümkün olmadığını ifade ediyor. Ginsberg, uluslararası basının özgürce çalışabilmesi için acil erişim sağlanması gerektiğini vurguluyor.

Gazze'deki basın özgürlüğü sorunu, sadece gazetecilerin değil, tüm dünyanın bilgi edinme hakkını tehdit ediyor. Uluslararası toplumun bu konuda sessiz kalmaması ve İsrail'e gerekli baskıyı uygulaması gerekiyor. Aksi takdirde, Gazze'de yaşananlar dünya kamuoyundan gizlenmeye devam edecek ve gerçekler karanlıkta kalacaktır.