Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK),2025 yılının Ocak-Mart dönemine ait "Yapı İzin İstatistikleri"ni yayımladı. Veriler, inşaat sektöründe dikkat çekici bir daralmaya işaret ediyor. Yapı ruhsatı verilen bina sayısı, daire sayısı ve yüzölçümünde önemli azalışlar kaydedildi. Bu durum, sektördeki genel eğilimler ve gelecekteki projeksiyonlar açısından önemli bir gösterge olarak değerlendiriliyor.

Yapı Ruhsatlarında Büyük Düşüş

TÜİK verilerine göre, 2025 yılının ilk çeyreğinde belediyeler tarafından verilen yapı ruhsatı sayısı %21,3, daire sayısı %18,7 ve yüzölçümü ise %24,7 oranında azaldı. Toplam yüzölçümün %54,7'si konut alanı olarak gerçekleşirken, bu düşüş inşaat sektöründe bir yavaşlamaya işaret ediyor. 2025 yılı birinci çeyreğinde yapı ruhsatı verilen binaların toplam yüzölçümü 27,0 milyon metrekare olarak kaydedildi. Bu alanın 14,8 milyon metrekaresi konut, 6,6 milyon metrekaresi konut dışı ve 5,7 milyon metrekaresi ise ortak kullanım alanı olarak belirlendi. En yüksek yüzölçüm payı ise %69,9 ile iki ve daha fazla daireli binalara ait oldu.

Kullanım Amacına Göre Yüzölçümü Dağılımı

Yapı ruhsatı verilen binaların kullanım amacına göre dağılımında, en yüksek yüzölçüm payı 18,9 milyon metrekare ile iki ve daha fazla daireli ikamet amaçlı binalara ait oldu. Bunu, 2,1 milyon metrekare ile sanayi binaları ve depolar izledi. Bu veriler, konut inşaatlarının hala sektördeki en büyük paya sahip olduğunu gösterse de, genel düşüş trendi dikkat çekiyor.

Yapı Kullanma İzin Belgelerinde de Azalma

Sadece yapı ruhsatlarında değil, yapı kullanma izin belgelerinde de önemli azalışlar yaşandı. Bir önceki yılın aynı çeyreğine göre, 2025 yılının ilk çeyreğinde belediyeler tarafından yapı kullanma izin belgesi verilen bina sayısı %28,0, daire sayısı %25,8 ve yüzölçümü %31,0 oranında azaldı. 2025 yılı birinci çeyreğinde yapı kullanma izin belgesi verilen binaların toplam yüzölçümü 25,2 milyon metrekare olarak gerçekleşti. Bu alanın 14,1 milyon metrekaresi konut, 5,9 milyon metrekaresi konut dışı ve 5,1 milyon metrekaresi ise ortak kullanım alanı olarak belirlendi. En yüksek yüzölçüm payı %71,8 ile yine iki ve daha fazla daireli binalara ait oldu.

Sektördeki Daralmanın Nedenleri ve Olası Sonuçları

İnşaat sektöründeki bu daralmanın çeşitli nedenleri olabilir. Ekonomik belirsizlikler, artan maliyetler, kredi faizlerindeki yükselişler ve talep düşüşü gibi faktörler, sektördeki bu olumsuz tablonun oluşmasında etkili olabilir. Bu durumun devam etmesi halinde, yeni konut projelerinde azalma, istihdam kayıpları ve ekonomik büyüme üzerinde olumsuz etkiler görülebilir. İnşaat sektörü, Türkiye ekonomisinin önemli bir parçası olduğu için, bu sektördeki gelişmeler genel ekonomik durumu da yakından etkilemektedir.

TÜİK'in açıkladığı bu veriler, inşaat sektörünün dikkatli bir şekilde izlenmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Sektördeki daralmanın nedenlerinin detaylı bir şekilde analiz edilmesi ve gerekli önlemlerin alınması, ekonomik istikrarın sağlanması açısından büyük önem taşıyor.