İsrail'den Şok Gazze Planı! 2 Ayda Neler Olacak?
Gündem

İsrail'den Şok Gazze Planı! 2 Ayda Neler Olacak?


26 May 20255 dk okuma9 görüntülenmeSon güncelleme: 05 June 2025

İsrail ordusunun Gazze Şeridi'nde yürüttüğü operasyonlar tüm şiddetiyle devam ederken, bölgedeki yerel kaynaklardan sızan bir bilgi ortalığı karıştırdı. İddialara göre İsrail ordusu, önümüzdeki 2 ay içerisinde Gazze topraklarının %75'ini işgal etmeyi planlıyor. Bu planın detayları ve olası sonuçları ise bölgede büyük bir endişe yaratıyor.

İşgal Planının Detayları Neler?

Yerel basında yer alan haberlere göre, İsrail'in işgal planı oldukça kapsamlı ve Filistinliler için ciddi sonuçlar doğurabilecek nitelikte. Planda, işgal edilen bölgelerden zorla göç ettirilen Filistinlilerin Gazze'de 3 ayrı küçük bölgeye sıkıştırılması hedefleniyor. Bu bölgeler şu şekilde belirlenmiş durumda:

  • Gazze'nin güneyindeki Filistinliler, Han Yunus'un batısındaki El-Mevasi'ye
  • Orta kesimindekiler, Deyr el-Belah ile Nusayrat yakınlarında belirlenen bir alana
  • Kuzeyde yer alanlar ise Gazze kentindeki dar bölgelere sürülecek.

Bu plan hayata geçirildiği takdirde, 2,3 milyon Filistinli yaklaşık 365 kilometrekare yüzölçümüne sahip Gazze topraklarının yalnızca %25'ini kapsayan 3 ayrı dar bölgeye sıkıştırılmış olacak. Bu durum, bölgedeki insani krizi daha da derinleştirebilir.

Gazze Zaten İşgal Altında mı?

İsrail ordusunun Gazze'nin %75'ini 2 ay içerisinde işgal etme planı, aslında bölgedeki mevcut durumu da gözler önüne seriyor. Çünkü halihazırda Gazze'nin %80'den fazlası işgal veya Filistinlilerin zorla yerinden edilmesine yol açan "tahliye emirleri" altında bulunuyor. Birleşmiş Milletler'den yapılan açıklamaya göre, İsrail işgali altında veya Filistinlilerin zorla göçüne neden olan "tahliye emirleri" verilen bölgelerin oranı Gazze'deki toprakların %81'ine denk geliyor. Bu durum, Gazze'deki Filistinlilerin yaşam alanlarının giderek daraldığını ve insani koşulların her geçen gün kötüleştiğini gösteriyor.

İsrail'in Gazze'yi işgal planı, bölgedeki gerilimi tırmandırabilecek ve yeni bir insani krize yol açabilecek potansiyele sahip. Uluslararası toplumun bu konuda nasıl bir tutum sergileyeceği ve Filistin halkının haklarını korumak için ne gibi adımlar atacağı ise merak konusu.