İstanbul'da yaşayanlar dikkat! Barajlardaki su seviyesi kritik eşiğe yaklaşıyor. Son verilere göre, İstanbul barajlarındaki doluluk oranı %81,68 seviyesine geriledi. Bu düşüş, İstanbullular arasında büyük bir endişe yaratırken, uzmanlar da uyarıyor.
İstanbul Barajlarında Son Durum: Tehlike Çanları Mı Çalıyor?
İstanbul barajlarındaki doluluk oranları, 27 Nisan 2025 itibarıyla %81,68 seviyesine düşmüş durumda. Geçen yılın aynı döneminde bu oran %82,81 idi. Bu da yaklaşık 1,13 puanlık bir düşüşe işaret ediyor. Son bir haftadaki düşüş ise şu şekilde seyretti:
- 21 Nisan: %81,93
- 22 Nisan: %81,8
- 23 Nisan: %81,73
- 24 Nisan: %81,73
- 25 Nisan: %81,71
- 26 Nisan: %81,7
- 27 Nisan: %81,68
Görüldüğü gibi, barajlardaki su seviyesi yavaş ama istikrarlı bir şekilde azalıyor. Bu durum, özellikle yaz aylarının yaklaşmasıyla birlikte su sıkıntısı yaşanabileceği endişesini artırıyor.
Düşüşün Nedenleri ve Alınması Gereken Önlemler
Uzmanlara göre, bu düşüşün birkaç temel nedeni olabilir:
- Yetersiz Yağış: Son aylarda beklenen yağışların olmaması, barajlardaki su seviyesinin azalmasına yol açtı.
- Artan Su Tüketimi: Nüfusun artması ve bilinçsiz su tüketimi de barajlardaki su seviyesini olumsuz etkiliyor.
- İklim Değişikliği: Küresel iklim değişikliğinin etkileri de su kaynakları üzerinde baskı oluşturuyor.
Bu olumsuz tablo karşısında alınması gereken önlemler ise şöyle:
- Su Tasarrufu: Bireysel ve toplumsal olarak su tasarrufuna özen göstermeliyiz.
- Bilinçlendirme Çalışmaları: Su tasarrufu konusunda halkı bilinçlendirmek için kampanyalar düzenlenmeli.
- Alternatif Su Kaynakları: Yağmur suyu hasadı, atık su arıtma gibi alternatif su kaynakları değerlendirilmeli.
- Barajların Korunması: Baraj havzalarının korunması ve erozyonun önlenmesi için çalışmalar yapılmalı.
İstanbul Susuz Kalacak Mı?
Barajlardaki düşüşün devam etmesi halinde, İstanbul'da su sıkıntısı yaşanması kaçınılmaz olabilir. Ancak, gerekli önlemler alınır ve su tasarrufuna özen gösterilirse, bu tehlikenin önüne geçilebilir. Unutmayalım ki, su hayattır ve onu korumak hepimizin sorumluluğundadır.
