
Ordu'da ÇEDES Skandalı! Okullara Din Görevlisi Ataması Şoku!
Eğitim-Sen Ordu Şubesi, Ordu'da ÇEDES projesi kapsamında 336 din görevlisinin "manevi danışman" adıyla görevlendirilmesine sert tepki göstererek, uygulamayı "eğitim sisteminin kalbine yönelmiş planlı bir müdahale" olarak nitelendirdi. Bu atamaların eğitimde nasıl bir etki yaratacağı merak konusu.
ÇEDES Projesi Nedir ve Neden Tepki Çekiyor?
ÇEDES projesi, açılımı Çevreme Duyarlıyım, Edeğerlerime Sahip Çıkıyorum projesi olan ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yürütülen bir projedir. Proje kapsamında okullarda çeşitli etkinlikler düzenlenerek öğrencilerin milli ve manevi değerlere sahip çıkması hedeflenmektedir. Ancak Eğitim-Sen gibi bazı eğitim sendikaları ve sivil toplum kuruluşları, projenin içeriği ve uygulanma şekli nedeniyle eleştiriler yöneltmektedir.
Eğitim Sen Genel Başkanı Kemal Irmak, ekonomik eşitsizlik, altyapı eksikliği ve okullaşma oranının düştüğü bir ortamda, pedagojik formasyonu olmayan din görevlilerinin okullara atanmasının kabul edilemez olduğunu belirtiyor. Irmak, "Eğitimi devletin üzerinde bir yük olarak görüyorlar. Mümkün olduğunca özel okul patronları okul açsınlar ve oralarda eğitim yapsınlar istiyorlar. Peki, yoksul halk çocukları ne olacak? Bu ülkenin her türlü yükünü çeken, askere giden, inşaatında çalışan, tarlada amelelik yapan bu ülkenin yoksul çocuklarının eğitim hakkı ne olacak? Bunu düşünen yok," şeklinde konuştu.
Sendikanın Tepkisi ve Mücadele Çağrısı
Eğitim Sen, yapılan atamaların laik ve bilimsel eğitim anlayışına aykırı olduğunu savunarak, bu uygulamaya karşı kararlılıkla mücadele edeceklerini duyurdu. Irmak, "O yüzden biz, hem piyasacı hem gerici hem de laik ve bilimsel anlayış karşıtı uygulamalar karşısında, dün olduğu gibi bugün de karşı olacağız. Bu mücadeleyi yükselteceğiz. Bu ülkeyi yobaza, gericiye teslim etmeyeceğiz, ettirmeyeceğiz," dedi.
Sendika, bu mücadelenin sadece bir eğitim sendikasının yapacağı bir iş olmadığını, eğitimdeki çocukların herkesin geleceği olduğunu vurgulayarak, tüm Ordu halkını ve eğitim paydaşlarını birlikte hareket etmeye çağırdı. Irmak, "Biz, aydınlıkta giden bu yoldan ayrılmayacağız. Buna sapan bu iktidara da, onun Millî Eğitim Bakanı'na da asla bununla ilgili izin vermeyeceğiz. Bu, ilk kez Ordu’da yapılmıyor," ifadelerini kullandı.
Eğitim sistemine yapılan bu tür müdahaleler, eğitimde fırsat eşitsizliğinin artmasına ve laik eğitim anlayışının zedelenmesine yol açabilir. Bu nedenle, Eğitim Sen'in tepkisi ve mücadelesi büyük önem taşıyor. Ordu'da yaşanan bu olay, Türkiye'deki eğitim politikaları ve uygulamaları konusundaki tartışmaları daha da alevlendirecek gibi görünüyor.










