28 Nisan 2025 Pazartesi

Sırrı Süreyya Önder: Beynelmilel Bir Dostluk Hikayesi

12 Eylül darbesinin ardından gelen zorlu süreçte, hapishanelerden çıkanların yeni hayatlar kurma çabası, geçmişin yaralarını sarmayı zorlaştırmıştı. Yıllar sonra internetin yaygınlaşmasıyla eski dostlar bir araya geldi, hatıralar canlandı. Tam da bu günlerde, SBF'li bir arkadaşın, "Ayağınız taşa takılsa 12 Eylül’den bilin" diyen sesi duyuldu.

Beynelmilel'e Yolculuk

Mülkiyeliler olarak, 12 Ocak 2007'de Karaca Sineması'nda Sırrı Süreyya Önder'in senaristi ve Muharrem Ölmez ile birlikte yönetmeni olduğu Beynelmilel filmine gittik. Film, 1982 yılında Adıyaman'lı yerel müzisyenlerin yaşadıklarını anlatıyordu. Kahtalı Mıçı, Dilber Ay, Gevendeler, Mersin Belediye Bandosu gibi karakterler ve mekanlarla, belgesel tadında anti-militarist bir seyirlik sunuyordu.

Film bittiğinde genç seyircilerin yüzünde mizahın ışıltısı, orta yaşlıların gözlerinde ise 80'li yılların gölgeleri vardı. Ardından Sırrı Süreyya Önder ile yapılan söyleşi, hepimize bulaşan bir gülümsemeyle doluydu. Gördük ki, gençliğinden çalınan yedi yıla rağmen geçmişe takılı kalmadan ileriye bakan, müziğin evrensel dilini ve sanatın iyileştirici gücünü iyi bilen "beynelmilel" bir insan duruyor karşımızda.

Unutulmaz Anılar

Ertesi gün bianet için röportaj yapmak üzere Ege Üniversitesi kampüsüne gittiğimde, öğle arasında bahçede kurulu sofra başında sohbet devam ediyordu. Filmde kısacık rolü olan "helvacı"nın şakalarına gülüyorduk. Sırrı Süreyya Önder'in samimiyeti, herkesi etkiliyordu. Bir keresinde, "elini korkak alıştırma" demiştin; o yüzden yazmak istedim içimden gelen bu satırları.

Sırrı Süreyya Önder'e Veda Değil

Yoksulluk, çocukluk, okulda öğrenci iken gece pavyonda müzisyenlik ve kış ayazında ilçe kütüphanesinin sıcaklığı üzerine kurduğun cümleler kulağımda. Kızın için düşündüğün ve fakat Beynelmilel filminde Özge Namal ile ete kemiğe bürünen Gülendam ismine dair sözlerin de. Ve film setinde Gülendam’a, “ağlarken bile başını dik tutacaksın” diye tembihlediğini anlatışın.

“Biz hep "umudu tükenmeyenlerin türküsünü" söylemeye ve dinlemeye devam edeceğiz.” demiştin sevgili Sırrı. Oyunbozanlığın sırası değil şimdi. Çünkü dünya ıssız kalmasın diye var olanlardan değilsin sen. Sakın gitme. Çünkü gidersen eğer sesi biraz daha kısılır, rengi biraz daha solar, sevinci biraz daha azalır yaşadığımız günlerin...

İlgili Haberler