Türkiye'de yükseköğretim sisteminin geleceği tartışılırken, Yükseköğretim Kurulu'nun (YÖK) yerine bir Yükseköğretim Bakanlığı kurulması fikri giderek daha fazla destek görüyor. Eğitimci Şahin Aybek, bu konuyu ele alarak, mevcut sistemdeki sorunlara dikkat çekiyor ve bir bakanlığın neden daha etkili bir çözüm olabileceğini açıklıyor.

Eğitimde Ortak Birlik ve Standardizasyonun Önemi

Aybek, eğitimin tek bir kişinin görüşüne göre şekillendirilemeyeceğini, ortak bir birlikteliğin ve standardizasyonun şart olduğunu vurguluyor. Özellikle Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ve YÖK arasındaki terminoloji ve eğitim sistemi farklılıklarının giderilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Bu farklılıklar, özellikle müzik gibi alanlarda ciddi sorunlara yol açabiliyor.

Rektörlerin Asli Görevleri ve Sorumlulukları

Rektörlerin, atandıkları üniversiteleri ileriye taşımak, dünya sıralamalarına sokmak ve ülkeye hizmet edecek gençler yetiştirmek gibi önemli sorumlulukları bulunmaktadır. Aybek, rektörlere bu görevlerin dışında başka sorumluluklar yüklenmemesi gerektiğini savunuyor. Rektörlerin tüm enerjilerini ve kaynaklarını üniversitelerinin gelişimi için harcamaları gerektiği belirtiliyor.

Yükseköğretim Bakanlığı Neden Gerekli?

• Merkeziyetçi Yapı: Bir bakanlık, yükseköğretim politikalarının daha merkezi ve koordineli bir şekilde yürütülmesini sağlayabilir.
• Etkin Denetim: Bakanlık, üniversitelerin performansını daha etkin bir şekilde denetleyebilir ve standartları yükseltebilir.
• Kaynak Dağılımı: Bakanlık, kaynakların daha adil ve verimli bir şekilde dağıtılmasını sağlayarak, üniversiteler arasındaki eşitsizlikleri azaltabilir.
• Uluslararası Rekabet: Bakanlık, Türk üniversitelerinin uluslararası alanda rekabet gücünü artırmak için stratejik adımlar atabilir.

Sonuç olarak, Türkiye'de yükseköğretim sisteminin daha iyi bir noktaya gelmesi için YÖK yerine bir Yükseköğretim Bakanlığı kurulması önemli bir adım olabilir. Bu sayede eğitimde birlik sağlanabilir, rektörlerin asli görevlerine odaklanması kolaylaşır ve Türk üniversiteleri uluslararası alanda daha rekabetçi hale gelebilir. Bu değişim, Türkiye'nin geleceği için büyük önem taşıyor.