
Bitki Çayı Faciası! Uzman Uyardı: Asla Bunu İçmeyin!
Aksaray'da yaşanan üzücü bir olay, bitki çaylarının masumiyetini sorgulatıyor. 24 yaşındaki bir gencin bitki çayı tüketimi sonrası karaciğer yetmezliği yaşaması ve nakil olmak zorunda kalması, uzmanları harekete geçirdi. Tüm Eczacı İşverenler Sendikası (TEİS) Genel Başkanı Nurten Saydan, zayıflama çaylarının ciddi sağlık riskleri taşıdığını belirterek önemli uyarılarda bulundu.
Zayıflama Çayları: Ölümcül Tehlike Mi?
Nurten Saydan, ruhsatsız ve kontrolsüz zayıflama ürünlerinin halk sağlığı için ciddi bir tehdit oluşturduğunu vurguladı. Zayıflama amaçlı kullanılan bitki çaylarının hayati risk taşıdığını belirten Saydan, vatandaşların bu tür ürünlere itibar etmemesi gerektiğini söyledi. Her yıl benzer vakaların yaşandığını ve bu duruma engel olunamadığını ifade eden Saydan, denetimlerin yetersizliğine dikkat çekti.
Saydan, "Zayıflama ürünleri ve özellikle zayıflama çayları, ciddi sağlık riskleri barındırıyor. Ruhsatsız ve kontrolsüz bir şekilde piyasaya sürülen bu ürünler, halk sağlığına ciddi tehdit oluşturuyor. Ruhsatlandırma ve denetim süreçleri düzene girmediği sürece bu tür ürünler, ölüm saçmaya devam edecek" dedi. Ayrıca, toplumda bitkisel ürünlere yönelik yanlış bir güven algısı olduğunu, ancak bu ürünlerin içeriği kontrol edilmediği sürece sağlık sorunlarının kaçınılmaz olduğunu belirtti.
En sık tüketilen bitki çayları arasında ada çayı, ıhlamur, melisa, papatya, kekik, biberiye, zencefil, nane, kuşburnu, rezene, kiraz sapı, ananas, kayısı, yeşil ve beyaz çay yer alıyor.
Sinameki: Uzak Durulması Gereken Tehlike
Zayıflama çaylarının içeriğinde sıkça bulunan sinameki yaprağına dikkat çeken Saydan, bu bitkinin en tehlikeli örneklerden biri olduğunu vurguladı. Üç haftayı aşan sinameki kullanımının bağırsakta kalıcı hasar bırakabileceği, uzun vadede tümörlere neden olabileceği ve bağırsaklarda kronik tembelliğin ortaya çıkabileceği uyarısında bulundu.
Saydan, özellikle yaz aylarında zayıflama çaylarının satışında artış yaşandığını, bu ürünlerin bilinçsizce internet ortamında ve marketlerde satıldığını belirtti. Doktor ve eczacı görüşü olmadan kullanılan bu çayların organ ve hayat kaybına yol açabileceğine dikkat çekti. Zayıflama ve detoks çaylarının sıvı kaybı üzerinden şişkinliği azalttığını, ancak bu durumun zayıflama etkisi oluşturmadığını ifade etti.
İdrar sökücü özelliğe sahip çayların, vücudun ihtiyaç duyduğu suyun, suda eriyen vitaminlerin ve minerallerin kaybına yol açtığını belirten Saydan, tek başına faydalı olan bir bitkinin başka bitkilerle karıştırılarak zararlı hale gelebileceğini söyledi.
Saydan, "Ayrıca bu zayıflama çayları ilaçlarınızla birlikte alındığında ilacınızın etkisini azaltabildiği gibi arttırabilir de ve bu durum hastalığınızı riske sokacaktır. Zayıflama çayları, kalp krizi, inme, nöbet, karaciğer ve böbrek yetmezliği gibi ölümle sonuçlanabilecek kalıcı hasarlar da verebilir. Kilo verebilmek için hayatımızdan ve organlarımızdan olmayalım" dedi.
Vücudumuzun yaklaşık %60'ı sudan oluşmaktadır ve suyun yaşamsal önemi büyüktür. Detoks çaylarının aşırı tüketimi, vücudun elektrolit dengesini bozarak dehidrasyona neden olabilir.
Bitki çayları tüketirken dikkatli olmak, içeriğini bilmediğimiz ve kontrolsüzce satılan ürünlerden uzak durmak hayati önem taşıyor. Sağlığımızı riske atmamak için uzman görüşü almadan bitki çayı tüketimine başlamamak ve özellikle zayıflama çaylarından uzak durmak gerekiyor. Unutmayalım ki, sağlıklı bir yaşam için doğal ve dengeli beslenme en doğru yoldur.