TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Gezi Parkı davası hükümlüsü Can Atalay hakkında Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) verdiği ihlal kararının TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca tarafından okunmasına sert tepki gösterdi. Kurtulmuş, bu durumun "yok hükmünde" olduğunu ve gerekli adımların atılacağını vurguladı. Bu açıklama, siyasi arenada yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi.
Kurtulmuş'tan Sert İtiraz: "Meclis Keyfi Yönetilemez"
Numan Kurtulmuş, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Meclis Başkanvekillerinin kendi inisiyatifleriyle hareket edemeyeceğini ve Meclis'i keyfi bir şekilde yönetemeyeceklerini belirtti. Kurtulmuş, "Meclis Başkanvekilleri kendi kafalarına göre meclisi yönetemezler. Böyle bir hükmün okutulması yok hükmündedir. Gerekli adımları atacağız" ifadelerini kullandı. Bu sözler, AYM kararı ve TBMM'deki usul tartışmalarını daha da alevlendirdi.
Olayın Arka Planı: Karar Nasıl Okundu?
Olay, TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca'nın, AYM'nin Can Atalay hakkındaki ihlal kararını Katip Üye ve CHP Milletvekili Sibel Suiçmez'e TBMM Genel Kurulu'nda okutmasıyla başladı. Bu durum, AK Parti ve MHP sıralarından büyük tepki çekti. Anayasa Mahkemesi'nin kararı, Atalay'ın milletvekilliği düşürülmesine rağmen Meclis'e gönderilmiş ve bu durum, Meclis'te okunarak kayıtlara geçirilmişti.
Tartışmaların Odağında: AYM Kararları ve TBMM'nin Yetkisi
Bu olay, Türkiye'de yargı kararlarının uygulanması ve TBMM'nin yetkileri konularındaki tartışmaları yeniden gündeme getirdi. Anayasa Mahkemesi'nin kararlarının bağlayıcılığı ve Meclis'in bu kararlara uyma zorunluluğu, hukukçular ve siyasetçiler arasında farklı yorumlara neden oluyor. Özellikle, AYM'nin bir milletvekili hakkında verdiği ihlal kararının, Meclis'teki usul işlemleri üzerindeki etkisi tartışma konusu.
- Anayasa Mahkemesi kararlarının bağlayıcılığı
- TBMM'nin yetki sınırları
- Yargı-yasama ilişkisi
Bu gelişmeler, Türkiye'deki siyasi ve hukuki dengelerin hassasiyetini bir kez daha ortaya koyuyor. Numan Kurtulmuş'un sert tepkisi ve "gerekli adımların atılacağı" yönündeki açıklaması, önümüzdeki günlerde bu konuda yeni gelişmelerin yaşanabileceğine işaret ediyor. Can Atalay kararı ve Meclis'teki yankıları, Türkiye gündemini bir süre daha meşgul edecek gibi görünüyor.