Küresel rüzgar enerjisi sektörü, geçtiğimiz yıl adeta bir patlama yaşadı. Küresel Rüzgar Enerjisi Konseyi'nin (GWEC) yayınladığı son rapora göre, rüzgar enerjisi kapasitesi rekor bir seviyeye ulaşarak 117 gigavat arttı. Bu muazzam artış, küresel kurulu gücü 1136 gigavata yükseltti ve yenilenebilir enerji kaynaklarına olan ilginin ne denli arttığını gözler önüne serdi.

Rüzgar Enerjisinde Asya Fırtınası

Rapora göre, bu etkileyici büyümenin arkasındaki en büyük güç, Asya kıtası oldu. Özellikle Çin, Hindistan ve Asya Pasifik Bölgesi, rüzgar enerjisi kurulumlarında başı çekti. Bu bölgedeki artış, toplam küresel artışın yüzde 75'ini oluşturuyor. Çin'in rüzgar enerjisine yaptığı yatırımlar ve bu alandaki teknolojik ilerlemeleri, ülkeyi sektörde lider konuma taşıdı.

Avrupa da rüzgar enerjisi alanında önemli adımlar atmaya devam ediyor. Geçtiğimiz yıl Avrupa'da 16,4 gigavatlık bir artış yaşandı ve bu artışın büyük bir kısmı Avrupa Birliği ülkelerinden geldi. ABD ve Amerika kıtası da rüzgar enerjisi yatırımlarıyla dikkat çekiyor.

Küresel Rüzgar Enerjisi Sektörüne Yön Veren Ülkeler

Küresel rüzgar enerjisi sektörüne yön veren ülkeler sıralamasında Çin, açık ara liderliği elinde bulunduruyor. Çin'i sırasıyla ABD, Almanya, Hindistan ve Brezilya takip ediyor. Bu beş ülke, küresel rüzgar enerjisi piyasasının yüzde 81'ini kontrol ediyor. Bu durum, rüzgar enerjisi sektörünün belirli ülkelerde yoğunlaştığını gösteriyor.

• Çin
• ABD
• Almanya
• Hindistan
• Brezilya

Rüzgar Enerjisinin Geleceği

Rüzgar enerjisindeki bu rekor artış, iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Yenilenebilir enerji kaynaklarına yapılan yatırımların artması, fosil yakıtlara olan bağımlılığı azaltmaya ve daha temiz bir geleceğe katkı sağlamaya yardımcı oluyor. Ancak, rüzgar enerjisinin potansiyelini tam olarak kullanabilmek için daha fazla yatırım yapılması, teknolojik engellerin aşılması ve enerji depolama çözümlerinin geliştirilmesi gerekiyor.

Rüzgar enerjisindeki bu yükseliş, sadece enerji sektörünü değil, aynı zamanda ekonomiyi ve çevreyi de olumlu yönde etkiliyor. Daha fazla rüzgar enerjisi santrali kurulması, yeni iş imkanları yaratıyor ve bölgesel kalkınmaya katkıda bulunuyor. Ayrıca, rüzgar enerjisinin temiz bir enerji kaynağı olması, hava kirliliğini azaltıyor ve insan sağlığını koruyor.