
İstanbul'da Ormanlara Giriş Yasak! İşte Yasakların Nedeni
İstanbul Valiliği, yaz aylarının gelmesiyle birlikte artan orman yangını riskine karşı önemli bir karar aldı. 23 Haziran - 15 Ekim tarihleri arasında İstanbul'daki ormanlık alanlara girişler yasaklandı. Bu karar, hem vatandaşların hem de doğanın güvenliğini korumayı amaçlıyor.
Yasakların Gerekçesi Ne?
Valilikten yapılan açıklamada, yaz mevsimiyle birlikte ormanlık alanlardaki insan ve araç hareketliliğinin arttığı belirtildi. Bu durumun, kasıtlı ya da hatalı davranışlar sonucu orman yangını riskini yükselttiği vurgulandı. Özellikle piknik, mangal gibi aktiviteler sırasında dikkatsizlik sonucu çıkan yangınlar, büyük felaketlere yol açabiliyor. Bu nedenle, ormanlara girişlerin kısıtlanması, yangın riskini en aza indirmek için atılan önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Ayrıca, Valilik, orman yangınlarına karşı alınacak diğer önlemleri de duyurdu. Bu kapsamda, ormanlık alanlarda ateş yakmak, sigara içmek ve yanıcı maddelerle dolaşmak yasaklandı. Ayrıca, ormanlık alanlara yakın yerleşim yerlerinde yaşayan vatandaşların da yangınlara karşı daha dikkatli olmaları istendi. Valilik, vatandaşların herhangi bir yangın belirtisi gördüklerinde hemen 112 Acil Çağrı Merkezi'ni aramalarını önemle rica etti.
Vatandaşlar Ne Yapmalı?
İstanbul'da yaşayan vatandaşların, orman yangınlarına karşı duyarlı olmaları ve Valiliğin aldığı önlemlere uymaları büyük önem taşıyor. Ormanlık alanlara giriş yasağına riayet etmek, ateş yakmamak, sigara izmaritlerini yere atmamak ve yanıcı maddelerle dikkatli olmak, yangın riskini azaltmaya yardımcı olacaktır. Unutmayalım ki, ormanlar hepimizin ortak değeridir ve onları korumak hepimizin sorumluluğundadır.
- Ormanlık alanlara giriş yasağına uyun.
- Ateş yakmayın, mangal yapmayın.
- Sigara izmaritlerini yere atmayın.
- Yanıcı maddelerle dikkatli olun.
- Yangın belirtisi gördüğünüzde 112'yi arayın.
İstanbul Valiliği'nin aldığı bu karar, orman yangınları riskini azaltma ve doğal güzelliklerimizi koruma adına atılmış önemli bir adımdır. Tüm vatandaşların bu önlemlere uyması, hem kendi güvenlikleri hem de doğanın korunması için büyük önem taşımaktadır. Unutmayalım ki, doğayı korumak, geleceğimizi korumaktır.