
Kadınlara Şiddet Artıyor! İşte 2024 Raporu ve Şok Detaylar
Türkiye'de kadına yönelik şiddet, 2024 yılında da maalesef en önemli sorunlardan biri olmaya devam ediyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP) ve Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı'nın verileri, şiddetin sadece fiziksel boyutla sınırlı kalmayıp, dijital takip, ısrarlı takip ve psikolojik baskı gibi farklı türlerde de arttığını gösteriyor. Bu durum, kadınların yaşadığı zorlukları daha da derinleştiriyor ve çözüm yollarının aciliyetini gözler önüne seriyor.
Şiddetin Değişen Yüzü: Dijital Şiddet ve Israrlı Takip
Geleneksel şiddet türlerinin yanı sıra, dijital şiddet ve ısrarlı takip gibi yeni olgular, kadınların hayatını kabusa çeviriyor. Sosyal medya üzerinden yapılan tacizler, özel bilgilerin ifşa edilmesi, sürekli mesajlarla rahatsız etme gibi durumlar, kadınların psikolojik sağlığını ciddi şekilde etkiliyor. Israrlı takip ise, kadınların fiziksel güvenliğini tehdit ederek, yaşam alanlarını kısıtlamalarına neden oluyor.
Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı gönüllüsü psikolog Leyla Soydinç'in aktardığına göre, vakfa başvuran kadınlar, yaşadıkları şiddeti anlamlandırmakta zorlanıyor ve bu deneyime isim koymakta güçlük çekiyor. Şiddetin kendi hatalarından kaynaklandığını düşünmeye itilmeleri de sıkça karşılaşılan bir durum. Ayrıca şiddet sonrası ihtiyaç duydukları hukuki, sosyal veya ekonomik desteklere erişememek, başvurdukları hizmetlerde çeşitli engellerle karşılaşmak ve bu nedenle şiddet döngüsünden çıkmakta zorlanmak da sıkça dile getirilen konular arasında.
- Şiddeti anlamlandırma güçlüğü
- Şiddete isim koymakta zorlanma
- Şiddetin kendi hatası olduğunu düşünme
- Desteklere erişimde engellerle karşılaşma
- Şiddet döngüsünden çıkmakta zorlanma
2024 Kadına Yönelik Şiddet Araştırması: Raporun İçeriği
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı yürütücülüğünde hazırlanan ‘Türkiye’de Kadına Yönelik Şiddet Araştırması-2024’ için 18 bin 275 kadınla yüz yüze görüşüldü. Raporda dijital şiddet, ısrarlı takip gibi şiddet türleriyle ilgili önemli bilgiler paylaşıldı. Bu araştırma, şiddetin boyutlarını ve etkilerini daha iyi anlamamıza yardımcı olurken, çözüm odaklı politikaların geliştirilmesi için de önemli bir kaynak oluşturuyor.
Çözüm Ne?
Kadına yönelik şiddetle mücadele, sadece yasal düzenlemelerle sınırlı kalmamalı, aynı zamanda toplumsal farkındalığın artırılması, eğitimlerin yaygınlaştırılması ve şiddet mağdurlarına yönelik destek mekanizmalarının güçlendirilmesiyle de desteklenmelidir. Kadınların güçlenmesi, ekonomik bağımsızlıklarını kazanmaları ve şiddete karşı cesurca durabilmeleri için gerekli ortamın yaratılması büyük önem taşıyor.
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun verilerine göre bu yılın ilk 10 ayında 235 kadın öldürülürken, 247 kadın şüpheli şekilde ölü bulundu. Geçen yıl ise 1.027 kadın ilk kez Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı’na başvurdu. Bu sayılar, sorunun ne kadar ciddi olduğunu ve acil önlemler alınması gerektiğini açıkça gösteriyor.
Kadına yönelik şiddet, insanlık suçudur ve bu suçla mücadele hepimizin sorumluluğundadır. Toplum olarak şiddete karşı sıfır tolerans göstermeli, mağdurlara destek olmalı ve şiddetin nedenlerini ortadan kaldırmak için çalışmalıyız. Unutmayalım ki, şiddetsiz bir toplum, daha adil ve yaşanabilir bir gelecek demektir.













