18 Nisan 2025 Cuma

Marmara Alarm Veriyor! Beykoz Sahilinde Müsilaj Kabusu Geri Döndü

2021 yılında Marmara Denizi'nde büyük bir çevre felaketine yol açan müsilaj, yeniden İstanbul Boğazı'nda, özellikle Beykoz kıyılarında görülmeye başlandı. Bu durum, bölgede yaşayanlarda ve çevre uzmanlarında endişeye neden oldu. Peki, müsilaj neden geri döndü ve Marmara Denizi'ni bekleyen tehlikeler neler?

Müsilaj Tehlikesi: Marmara Alarm Veriyor

Çevre Mühendisi Prof. Dr. Mustafa Öztürk, Marmara Bölgesi'nde sıcaklıkların artmasıyla birlikte müsilajın yeniden yüzeye çıktığını belirtiyor. Öztürk, "Bundan sonraki süreçte önce denizin dibinde oluşuyordu; şimdi artık denizin yüzeyinde bu kirliliği sık görebiliriz" uyarısında bulundu. Müsilajın bir kirlilik habercisi olduğunu vurgulayan Öztürk, Marmara Denizi'nin "Beni temizleyin" diye adeta "bağırdığını" ifade etti.

Oksijen Seviyesi Düşüyor: Deniz Canlıları Tehdit Altında

Marmara Denizi'ndeki oksijen seviyesinin kritik seviyelere düştüğüne dikkat çeken Prof. Dr. Öztürk, müsilajın oluştuğu bölgelerde yüzeyde havadan deniz ortamına oksijen transferinin engellendiğini söyledi. Bu durum, Marmara Denizi'nin yavaş yavaş oksijensizleşmesine ve deniz canlılarının yaşam alanlarının daralmasına neden oluyor. Karadeniz'den gelen oksijenli suyun da Marmara'ya az oksijenli halde gelmeye başlaması, durumu daha da vahim hale getiriyor.

Çözüm Önerileri: Atık Su Arıtma Tesisleri Şart

Marmara Denizi'ni müsilajdan kurtarmak için çözüm önerilerini sıralayan Prof. Dr. Mustafa Öztürk, başta büyükşehir belediyeleri olmak üzere Marmara Havzası'ndaki tüm belediyelerin atık sularını artık ileri kademe arıtmak için yatırımlarını artırması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, bireysel olarak da su tasarrufu yapmak, deterjan kullanımını azaltmak ve deniz kirliliğine neden olan atıkları engellemek gibi önlemler alınabilir.

  • Atık su arıtma tesislerinin iyileştirilmesi: Belediyeler, atık sularını ileri kademe arıtma teknolojileriyle arıtarak denize deşarj etmelidir.
  • Sanayi kuruluşlarının denetlenmesi: Sanayi tesislerinin atık sularını yasal düzenlemelere uygun şekilde arıtması sağlanmalıdır.
  • Tarım ilaçlarının kullanımının azaltılması: Tarımda kullanılan kimyasal ilaçların denize karışmasını engellemek için organik tarım yöntemleri teşvik edilmelidir.
  • Bilinçlendirme çalışmaları: Halkın deniz kirliliği konusunda bilinçlendirilmesi ve çevreye duyarlı davranışlar sergilemesi sağlanmalıdır.

Marmara Denizi'nin geleceği için hepimizin sorumluluk alması gerekiyor. Bireysel ve kurumsal olarak atacağımız adımlarla, bu değerli denizimizi gelecek nesillere aktarabiliriz. Aksi takdirde, müsilaj gibi çevre felaketleriyle yaşamaya devam etmek zorunda kalacağız.

İlgili Haberler